“Kıskançlık” Ne İfade Eder?
Kıskançlığın sevgi belirtisi olduğu yaygın bir yanılgıdır. Kıskançlık büyük bir ilişki problemi olabilir; bir evlilik terapisti yaptığı araştırmasına sonucunda romantik kıskançlığın, danışanlarının üçte biri için ciddi bir sorun olduğunu bildirmiştir. Ama sorun değilse, o zaman kıskançlık içeren söylemleri gerçekten motive eden şey nedir? Araştırma, birkaç özelliği daha patolojik kıskançlıkla ilişkilendirmiştir:
1- Kendine güvensizlik ( Düşük Benlik Algısı)
2- Nevrotizm: Genel olarak karamsar, endişeli ve duygusal açıdan dengesiz olma eğilimi
3- Güvensizlik ve sahiplenme duyguları
4- Partnere olan bağımlılık.
5-İlişkinizde yetersizlik hissi: Genel olarak partneriniz için yeterince iyi olmamaktan korkma.
6- Kaygılı bağlanma stili: Partnerinizin sizi terk etmesi veya sizi yeterince sevmemesi korkusunu içeren romantik ilişkilere yönelik kronik bir yönelimdir. Araştırmalar, insanların sevdiklerinden destek istemelerinin, geçici olarak kendilerini daha güvende hissetmelerine yardımcı olduğunu, varsayımsal bir kıskançlık yaratan duruma daha az tepki vermelerini sağladığını göstermiştir.
Kıskançlıkla ilgili bu faktörlerin tümü, kıskanç kişilerin güvensizlikleri ile ilgilidir, eşleri için sahip oldukları sevgi ile ilgili değildir !
Eşiniz sınırsız kıskançlık sergiliyorsa ne yapmalısınız?
Partnerinizin kıskançlığının sizinle ilgili olmadığını fark etmelisiniz; bu tamamen partnerinizle ilgili. Partnerinizin kıskançlık içeren söylemlerine, sevginize dair güven verici açıklamalar yaparak cevap verin. Araştırmalar partnerlerin kıskançlığa, suçlayıcı değil – ilişkideki ilgi ve çekimlerinin halen var olduğunu gösteren sözel ve bedensel ifadelerle yanıt vermeleri halinde, daha istikrarlı ilişkilere sahip olduklarını göstermiştir.
Kıskanç Olan Sizseniz Ne Yapmalısınız?
Eşinizin telefonunu, maillerini karıştıran kişi sizseniz kıskançlıkla nasıl başa çıkmalısınız? Bu yöntemler başa çıkmanıza yardımcı olabilir:
1- Yersiz şüphelere yol açabilecek durumlardan kaçının. Bir ankette araştırmacılar, kıskanç kişilerin, partnerlerinin Facebook etkinliğini izleme eğiliminde olduklarını tespit etti. Ancak bu partnerinin Facebook’unu takip etme eğilimi ne kadar artarsa, endişelenecek kanıtları o kadar çok buluyorlar, bu durum daha fazla casusluk yapma eğilimine yol açıyor ve artan izleme ve kıskançlık kısır döngüsünü yaratıyorlar. Günümüzde bu sadece facebook ile sınırlı değil, tüm sosyal medya aktivitelerinde görülmeye başlanmış durumda.
2- Kendiniz üzerinde çalışın. Kendinize ve ilişkinize olan güveninizi arttırmaya çalışın. Siz kendinize güvenirseniz, partneriniz de sizin özgüveninizle doğru orantılı olarak size daha çok bağlanacaktır.
3- Partnerinizle iletişim kurun. Kıskançlık yaşıyorsanız, bunu mutlaka partnerinizle konuşun – ancak konuşma şekliniz çok önemli: Eşinizde öfkeye yol açarsanız ya da iğneleme ya da suçlamalarda bulunursanız, bu yardım etmeyecektir. Karşınızdaki kişi düşmanınız değil, sevdiğiniz insan. Sakince duygularınızı açıklayarak nasıl bir çözüm bulunabileceğini tartışın. Bu, daha fazla tatmin olmanızı sağlayacak ve partnerinizin kıskanç davranışlarınızla oluşan kafa karışıklığını giderecektir. Bu iletişim stratejilerinin, partnerinizde olumlu tepkiler ortaya koyma olasılığı yüksektir.
Bazen Kıskançlık Haklı Çıkar:
Partnerinizin bir ilişkisi olmuş ve güveniniz zedelenmişse, bu önemli bir konudur. Tek eşli olmakla ilgili sorun yaşayan birisiyle ilişkiniz varsa, o zaman kıskançlık duygularınız ilişkiyi bırakmak ve ilişki hedefleri sizinle daha uyumlu bir partner aramak sizin için iyi bir neden olabilir. Eğer partnerin başka bir ilişki yaşaması üzerine, ilişkiye devam kararı alındıysa, o zaman sürekli bu konuyu konuşmanın ilişkinize hiçbir faydası olmadığını bilmelisiniz.
Francois Duc de La Rochefoucauld’un söylediği gibi; “Kıskançlıkta sevgiden çok, kendini sevmek vardır.” (“There is more self-love than love in jealousy”)
Kaynak: https://www.psychologytoday.com/us/blog/close-encounters/201410/whats-really-behind-jealousy-and-what-do-about-it
Gülşah Meral Özgür
Psikiyatrist, Psikoterapist